Teşvik sisteminde yeni dönem: Yerel kalkınmaya dayalı modelin detayları belli oldu
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, yatırım teşvik sistemine dair köklü değişiklikler içeren yeni modeli açıkladı. Kacır, Ekonomi Gazetesinden Canan Sakarya'ya verdiği özel röportajda, teşviklerde ciddi bir sadeleşmeye gidileceğini belirterek yeni teşvik sisteminin detaylarını paylaştı.
Şehirlerde öne çıkan sektörlerin ve ürünlerin daha ileri düzeyde destekleneceğini ifade eden Kacır, yerel kalkınmayı esas alan yeni sistemde, "şehir-ürün, şehir-sektör, bölge-sektör" eşleşmesi ile kırsal ekonominin endüstriyel üretimle güçlendirileceğini vurguladı. Kalkınma ajanslarının ise bu süreçte lokomotif rol üstleneceği belirtildi.
Yerel Kalkınmaya Dayalı Teşvik Sistemi Geliyor
Yeni teşvik modelinin temelinde yerel kalkınmayı destekleyen bir yaklaşım yatıyor. Bakan Kacır, her şehrin sahip olduğu potansiyelin daha güçlü yatırımlara dönüştürülmesi amacıyla şehir-ürün, şehir-sektör ve bölge-sektör eşleşmesine dayalı bir sisteme geçileceğini belirtti. Bu sistemde özellikle yerel üretim kapasitesi ve hammadde imkanları dikkate alınarak, yatırımların doğru yönlendirilmesi hedefleniyor. Kırsal ekonomiyi endüstriyel üretimle güçlendirmeyi amaçlayan bu modelde, Tarım ve Orman Bakanlığı ile yoğun bir işbirliği yapılacağı da açıklandı. Özellikle tarımsal üretimin katma değerli gıda endüstrisi ile entegre edilmesi, kırsal alanlarda ekonomik canlılık yaratacak.
Kalkınma Ajansları Yatırım Süreçlerinde Öncü Olacak
Yeni modelin en önemli ayaklarından biri kalkınma ajanslarının üstleneceği rol. Türkiye genelinde bulunan 26 kalkınma ajansının, bölgelerindeki yatırımların gerçekleşmesi için yarışacaklarını belirten Bakan Kacır, bölgesel gelişme stratejisi doğrultusunda sanayi yatırımlarının ve diğer sektörlerdeki yatırımların bu ajanslar aracılığıyla yürütüleceğini kaydetti. Ajansların bu süreçte bölgesel kalkınmayı hızlandırıcı projeleri hayata geçirme konusunda kritik bir görev üstleneceği vurgulandı.
Bölgesel Kalkınmada Üçüncü Aşama
Türkiye’nin kalkınma sürecinde bugüne kadar atılan adımların altını çizen Kacır, Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) ile başlayan bölgesel kalkınma hamlelerinin, Doğu Anadolu Projesi (DAP), Doğu Karadeniz Bölgesi Projesi (DOKAP) ve Konya Ovası Projesi (KOP) ile devam ettiğini hatırlattı. Bu süreçte kalkınma ajanslarının kurulmasının ikinci büyük adım olduğunu belirten Kacır, şimdi ise yerel kalkınma hamlesiyle üçüncü aşamaya geçileceğini ifade etti. Bu yeni aşama, bölgesel kalkınmada daha dinamik ve yerel özellikleri ön plana çıkaran bir anlayışı hayata geçirecek.
Teşviklerde Sadeleşme ve Seçici Yaklaşım
Yeni teşvik modeliyle birlikte teşviklerde ciddi bir sadeleşmeye gidileceğini belirten Kacır, bu sadeleştirme kapsamında çok kapsamlı bir etki değerlendirmesi yapıldığını dile getirdi. Özellikle daha verimli sonuçlar alınan alanların desteklenmesine devam edileceğini, ancak artık eskisi kadar etkili olmadığı düşünülen alanların teşvik sisteminden çıkarılacağını söyledi. Bölgesel teşviklerde özellikle 6. bölge olarak adlandırılan bölgedeki organize sanayi bölgelerinde sağlanan istihdam artışına dikkat çeken Kacır, terör sorunlarının geride kaldığı bu bölgelerde teşviklerin çok anlamlı sonuçlar doğurduğunu vurguladı.
Yüksek Teknoloji Yatırımlarına Dev Teşvik: HIT-30 Programı
Bakan Kacır, özellikle yüksek teknoloji odaklı yatırımlara yönelik HIT-30 programına büyük bir ilgi olduğunu belirtti. Elektrikli araçlar, çip üretimi, batarya, güneş hücresi ve endüstriyel robotik teknolojiler gibi alanlarda 2030 yılına kadar 30 milyar dolarlık teşvik sunacak olan bu programın, hem yerli hem de küresel yatırımcılar tarafından büyük bir ilgiyle karşılandığını söyledi. Türkiye’nin bu programla yüksek teknoloji yatırımlarında global bir merkez haline gelmesi için çalıştıklarını ve gelen ilginin bu hedefi desteklediğini ifade etti.
Türkiye-Çin İlişkileri ve Ticaret Potansiyeli
Son olarak Çin’in Türkiye’yi Dünya Ticaret Örgütü’ne şikayet etmesiyle ilgili çıkan haberlere de değinen Bakan Kacır, Türkiye ve Çin’in birbirine kazandıracağı önemli kazanımlar olduğunu ve ilişkilerin iyi bir şekilde sürdürüldüğünü belirtti. Türkiye’nin tüm ülkelerle olduğu gibi Çin ile de yakın bir diyalog içinde olduğunu vurgulayan Kacır, bu süreçte iki ülke arasındaki ticaret ve yatırım ilişkilerinin daha da gelişeceğini söyledi.
Mansetim'.com Değerlendirmesi
Yeni teşvik modeli, Türkiye ekonomisinin geleceği açısından büyük bir öneme sahip. Yerel kalkınmaya dayalı, sadeleştirilmiş ve yüksek teknoloji yatırımlarını önceleyen bu sistem, hem şehirlerin hem de bölgelerin potansiyellerini en üst düzeye çıkarmayı hedefliyor. Kalkınma ajanslarının bu süreçte oynayacağı kilit rol ise yerel ekonominin gelişmesine can suyu olacak.