Fitch uyardı: Almanya'daki koalisyon çatlağı büyüyor
Fitch, Almanya'da koalisyonun sona ermesinin siyasi ve ekonomik istikrarı tehlikeye atabileceğini belirtti. Mali kurallar ve ekonomik büyümeyi yeniden canlandırma çabaları siyasi zorluklarla karşı karşıya.
Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, Almanya'daki siyasi belirsizliklerin ülkenin ekonomik geleceği üzerinde ciddi etkileri olabileceği konusunda uyardı. Yapılan açıklamada, özellikle koalisyon hükümetinin dağılmasının, içerde mali kurallara sadık kalınarak büyümeyi yeniden canlandırmanın önündeki siyasi engelleri gösterdiği vurgulandı.
Açıklamaya göre, Almanya'daki koalisyonun sona ermesiyle birlikte daha istikrarlı bir hükümet kurulabilir. Ancak yükselen siyasi parçalanma ve populist partilerin meydan okumaları, gerekli reformların gerçekleştirilmesi için gereken alanı büyük ölçüde sınırlandırabilir.
Koalisyon krizi Olaf Scholz'un kararıyla patlak verdi
Almanya Başbakanı Olaf Scholz'un, Hür Demokrat Parti (FDP) Genel Başkanı ve aynı zamanda Maliye Bakanı olan Christian Lindner'i görevden almasıyla koalisyonun sona erdiği hatırlatıldı. Bu krizin arkasında uzun süredir devam eden bütçe, vergi indirimleri ve mali harcamalar konusundaki iç çatışmaların olduğu ifade edildi.
Fitch, Almanya'da erken seçimlerin Şubat 2025'te yapılmasının beklendiğini belirtti. Ancak ülkenin 2025 bütçesinin kesinleşmesi için muhalefetteki Hristiyan Demokrat Birliği'nin (CDU) desteğinin gerektiğine dikkat çekiliyor. Bütçenin onaylanmaması durumunda, 2024'teki aylık harcama tahsislerinin 2025 yılında da devam edeceği ve bu geçici dönemde yeni harcamalar veya yatırım projelerine izin verilmeyeceği aktarıldı.
S&P: Borç freni politikaları tehlikeli olabilir
Benzer bir uyarı da bir diğer kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's'dan (S&P) geldi. Almanya'daki "borç freni" adı verilen mali düzenlemenin, erken seçimlerin ardından politika yapımını daha da karmaşık hale getirebileceği değerlendirildi.
S&P, muhafazakar maliye politikalarının Almanya'nın kamu yatırımları ve uzun vadeli ekonomik büyüme üzerinde baskı yaratabileceğini ifade etti. Özellikle borç freninin, yatırım projeleri ve reformları geciktirebileceği vurgulandı.
Almanya'daki bu gelişmelerin, ülkenin mali disiplini koruma çabasını sürdürebileceği ancak aynı zamanda büyüme ve kamu yatırımlarının önünde engel teşkil edebileceği konusunda ortak uyarılarda bulunuluyor.