Domuz eti iddiaları ile ilgili Köfteci Yusuf açıklama yaptı

Tarım ve Orman Bakanlığı'nın 2024'teki incelemelerinde, dana döner ve köfte ürünlerinde domuz eti bulunduğu iddia edilmişti. Şubelerinde asla domuz eti kullanmadıklarını iddia eden Köfteci Yusuf, domuz eti ile ilgili iddiaların sonuna kadar araştırılması gerektiğini duyurdu.

Türkiye'nin en tanınmış restoran zincirlerinden Köfteci Yusuf, son günlerde hakkında çıkan domuz eti kullanımı iddialarına ilişkin sessizliğini bozdu. Ülke çapında yüzlerce şubesi bulunan popüler marka, kamuoyunda büyük yankı uyandıran iddialara karşı sert bir açıklama yaparak, kendilerini savundu ve iddiaların sonuna kadar araştırılmasını talep etti.

İddialar ve Bakanlık İncelemeleri

Tarım ve Orman Bakanlığı'nın 2024 yılında gerçekleştirdiği incelemelerde, Köfteci Yusuf'un bazı şubelerinden alınan dana döner ve köfte ürünlerinde domuz eti tespit edildiği öne sürülmüştü. Bu iddialar, sosyal medyada hızla yayılarak geniş bir kesimin dikkatini çekmiş ve markanın itibarını zedeleme potansiyeli taşımıştı.

Köfte Skandalı: Ünlü Restoran Zincirinde Domuz Eti İddiası Ortalığı Karıştırdı

Türkiye’nin sevilen fast food zincirlerinden birini sarsan bir iddia, son günlerde ülke gündemini meşgul ediyor. Popüler bir köftecinin ürünlerinde domuz eti tespit edildiği iddiaları, sosyal medyada hızla yayılırken, konu hakkında resmi bir açıklama yapılması için kamuoyundan yoğun bir baskı geldi.

ManşetimHaber Merkezi

Köfteci Yusuf'un Açıklaması

Köfteci Yusuf, yaptığı açıklamada iddiaları kesin bir dille reddederek, ürünlerinde asla domuz eti kullanılmadığını vurguladı. Marka, kamuoyuna yansıyan iddiaların detaylı bir şekilde araştırılması gerektiğini belirterek, şeffaflık çağrısında bulundu.

Açıklamada, Bakanlık tarafından yapılan incelemelerin detaylarına da yer verildi. Buna göre, 15 Şubat 2024'te Ankara Çankaya'daki bir şubeden pişmiş döner numunesi, 29 Şubat 2024'te ise Ankara Etimesgut'taki bir şubeden pişmiş köfte numunesi alındığı belirtildi. Köfteci Yusuf, numune alma sürecinde bazı usulsüzlükler olduğunu iddia etti.

Marka yetkilileri, numune alımı sırasında çiğ üründen veya pişmiş üründen şahit numune alınmadığını belirterek, bu durumun normal prosedüre aykırı olduğunu öne sürdü. Ayrıca, gen testinin çiğ veya pişmiş ürün fark etmeksizin aynı sonucu vereceğini, dolayısıyla çiğ üründen de numune alınabileceğini vurguladılar.

Köfteci Yusuf, merkezi üretim sistemine dikkat çekerek, eğer bir olumsuzluk olsaydı bunun tüm ürünlerde ve 280 şubede de görüleceğini iddia etti. Bu noktada, sadece iki şubede tespit edilen olumsuzluğun, genel bir sorunu işaret etmediğini ima ettiler.

İdari Süreç ve İletişim Sorunları

Açıklamada dikkat çeken bir diğer nokta ise, olumsuz analiz sonuçlarının normal prosedürde hızlı bir şekilde ilgili şubeye tebliğ edilmesi gerekirken, bunun yapılmadığı iddiası oldu. Köfteci Yusuf, ilk analizle ilgili sonuçtan ancak 18 Mart 2024'te haberdar edildiklerini belirtti. Bu gecikmenin, kamera kayıtları gibi önemli kanıtların incelenmesini imkansız hale getirdiğini vurguladılar.

Marka, eğer zamanında bilgilendirilmiş olsalardı, et tedarikinden başlayarak üretim, sevkiyat ve satış süreçlerinin tamamını kontrol edebileceklerini ve numunenin izlenebilirliğini sağlayabileceklerini iddia etti. Ancak geç bildirim nedeniyle bu imkanın ellerinden alındığını belirttiler.

Köfteci Yusuf'un bu açıklaması, sadece markanın savunması olarak değil, aynı zamanda gıda güvenliği denetim süreçlerinin şeffaflığı ve etkinliği konusunda da önemli sorular ortaya çıkardı. Kamuoyu, hem markanın iddialarını hem de resmi kurumların denetim süreçlerini yakından takip etmeye devam edecek gibi görünüyor.