Avrupa Ekonomisi Toparlanma Sinyalleri Veriyor: Kredi Talebi Artışta, Ancak Trump Faktörü Endişe Yaratıyor
Avrupa ekonomisi, uzun süredir beklenen toparlanma işaretlerini nihayet göstermeye başladı. AB Komisyonu'nun Ekonomiden Sorumlu Üyesi Paolo Gentiloni ve Avrupa Merkez Bankası'ndan (ECB) gelen son açıklamalar, ekonomik canlanmanın yolda olduğunu gösteriyor.
Ancak, ABD'deki siyasi gelişmeler ve Donald Trump'ın olası başkanlığı, bu olumlu görünümü gölgeleyebilir.
Ekonomik Toparlanmanın İşaretleri
- Gentiloni'nin Açıklamaları:
- Euro Bölgesi ekonomisinin kademeli toparlanma sürecinde olduğunu belirtti.
- Ekonomik faaliyetlerin yılın ikinci yarısında hızlanmasını bekliyor.
- İşsizlik oranlarının tarihsel düşük seviyelerde seyrettiğini vurguladı.
- ECB'nin Banka Kredi Anketi Sonuçları:
- Tüketici kredi talebi 2022'den bu yana ilk kez artış gösterdi.
- Konut kredisi talebinde %16, tüketici kredilerinde %13 artış kaydedildi.
- Bankalar, kurumsal kredi talebinde de artış bekliyor.
- Olumlu Ekonomik Göstergeler:
- Ilımlı enflasyon ve artan reel ücretler, hane halkının alım gücünü artırıyor.
- Yatırımların, iyileşen kredi koşulları ve yeni nesil fonlardan faydalanması bekleniyor.
ECB'nin Para Politikası
- ECB, 6 Haziran'da beş yıl sonra ilk kez faiz indirimine gitti.
- Mevduat faiz oranı %3,75'e çekilerek finansman koşulları gevşetildi.
- Yarınki toplantıda para politikasında değişiklik beklenmemektedir.
Trump Faktörü ve Potansiyel Riskler
- Ticaret Savaşları Endişesi:
- Trump'ın olası başkanlığı, ticaret savaşları riskini artırıyor.
- Bu durum, Avrupa ekonomisini olumsuz etkileyebilir.
- Ekonomik Etkiler:
- Goldman Sachs ekonomistleri, Trump'ın seçilmesinin Euro Bölgesi GSYİH'sinde %1'lik düşüşe neden olabileceğini öngörüyor.
- Bu etki, yaklaşık 150 milyar euro değerinde bir ekonomik darbe anlamına gelebilir.
- Almanya'nın Hassasiyeti:
- Olası ticaret gerilimleri en çok Almanya'yı etkileyebilir.
Sonuç
Avrupa ekonomisi, uzun süredir beklenen toparlanma sinyallerini vermeye başlamıştır. Kredi talebindeki artış ve olumlu ekonomik göstergeler, yakın gelecekte büyümenin hızlanabileceğine işaret etmektedir. Ancak, ABD'deki siyasi belirsizlikler ve Donald Trump'ın olası başkanlığı, bu olumlu görünümü tehdit eden en büyük risk faktörü olarak öne çıkmaktadır. Avrupa'nın ekonomik geleceği, iç dinamiklerin yanı sıra küresel siyasi gelişmelere de bağlı olacaktır.